Bir antik kente ya da müzeğe birkaç kez gidilebilir belki. O antik kent ve müze ;senin doğum büyüdüğün topraklara ,yaşadığın kente yakınsa, sen de ilgili bir tarih öğretmeni olmuşsan defalarca gidilir...Her gittiğinde ilk kez görüyormuş gibi koklarsan antik havayı, gözlerini açıp yeni ne görünüyor diye heyecanla bakakalıyorsan , gidilir defalarca o antik kente ve müzeye...Hemen her yıl;özlemle...
Afrodisyas Kentinin kısa tarihçesi
Afrodisyas afrodit'i "O başındaki gelin tacı ile tam bir Anadolu kadını.Tam bir ana tanrıça.Demek ki o Kibele'nin çocuğudur,cinsellikten öte berketin kaynağıdır" Tahsin Şimşek Afrodisyas'tan "Günaydın Yeryüzü" ne
Gördüğüm en güzel ve temiz müze bahçelerinden biri
Müze önü;Lahitler,sarkusfagus denilen lahitler.Taş mezarlar yöre halkı tarafından "et yiyen taş"deniliyor.
Müze içinde en zarif heykellerden biri,Afodit Kültü
Afrodit
Pethesileia Amozon Kraliçesi Truva savaşında Anadolu'nun biliği için kahramanca savaşır,ok işlemeyen bedeni bir mızrak ile yaralanır ve ölür.Afrodisyas Amozonu diğer Amozonlardan farklıdır ;bilinen tek gögüslü Amozon değildir. Güzelliklerine düşkün Amozonlar buradadır,cift gögüslüdürler.
Sebasteion-Sevgi Gönül Salonu: Mimar,şair,yazar Cengiz Bektaş'ın projesi.İlginç özellikleri var ;tavandan ışıklandırmalı,çelik direkler üzerinde.İlerde Salonun altında antik eserler bulunduğunda;eserler çıkartılmak istendiğinde bina yıkılmıyacak,kaydırılacak.
NERO VE ERMENİSTAN
Pelerin giyen ve kılıç kayışı takan çıplak savaşçı Nero, yere düşmüş Ermenistan'ın (Armenia) kollarının üst kısmından tutmaktadır.
Sergi Salonları; yöre yapıları gibi, taş ve ahşap.
Ara Güler fotoğrafları
Kenan Erim; ömrünü bu antik kente ve müzeye adayan bilim ,sanat adamı.Mezarı bu kentte.
Sebasteion(krallık sarayı)
Aslı gibi kalabilen nadir antik tiyatrolardan biri ,mühteşem dağ manzarasına bakıyor.
Hamam sütunları
Roma hamamından kalanlar,dinlenme havuzu
Bu taş duvarlarla örülü mekanlarda kentin heykeltraşları hem öğrenci yetiştiriyor hem de dünyaca ünlü heykellerini yontuyorlarmış.Çekiş seslerini duyar gibi oluyor insan...
Afrodit Tapınağı tören kapısı; çok görkemli...
Afrodit Tapınağı
Hipodrum; gördüğüm en büyük ve en iyi korunan,taşlar orjinal yerli yerinde..
Afrodisyas binlerce yıllık antik kenti; Aydın'ın ,Karacasu ilçesinin Geyre köyündedir.Burada görüntülemeye çalıştığım son elli yılda yeryüzünde görünenlerden bazıları.İlk kazı çalışmalarının üstünden bir yüz yıl geçmiş.Bu antik kent ;sanatın, edebiyatın, bilimin, doğanın buluştuğu bir kent. Düne kadar ben; sanat merkezi, heykel üreten bir akademi ağırlıkta antik kent biliyordum. İlçede üç yıldır yapılan "Karacasu 'Afrodisyas Sanat' Edebiyat Günleri" etkinliğine her gittiğimde yeni bilgiler öğreniyorum bu antik kent ile ilgili...
Ara Güler'in 1950 li yılların sonlarında çektiği fotoğrafları .İstanbul'da sanat dünyasına tanıtmakla kalmayıp,Dünyaya tanıtma çabaları.
Bilinen en eski roman Afrodisyaslı Khariton'a ait.Adı "Ta Peri Khairean Kai kalliroen" olduğu ,bilinen ilk tıp el kitablarında biri Afrodisyaslı Ksenokrates'in olduğu ,yeni bilgilerim arasına girdi.
Afrodisyas antik kenti her mevsimde güzel, çoğunlukla ben ilkbaharda gitmiştim.Son iki yıldır sonbaharda gidiyorum; gördüm ki sonbaharda çok daha güzel Afrodisyas...Güzel olduğu kadar bilinmeyeni çok,bilmek için yıllar yılları kovalıyacak.Uzmanlarına göre yüz yıllar sürecek tamamını görmeye,bilmeye belki ömürler yetmiyecek...
Arzu